19.6.11

Soysuz'un Tek Zaafı

Bir kız var aklıma, fikrimde. Ah, lütfen, bilmiş ağızlar sussun, zaten biliyorum, bu kız olacak benim sonum. Varsın, olsun. Ölümlerin en hoşu, sonların en tatlısından olsun. İnlemeyeceğim o zaman, bunu yazın bir kenara dursun, zaten ölürken tek dileğim , bedenim resimler, ruhum ise O dolsun.

Geri dönüyor tek bir savaşçı, göğsünde yara izleri, elinde gardı. Uzaktan gören "yazık diyor", ama şair düşünüyor, "...böylece sevdiğini düşlerinde ölümsüz kıldı."

Savaşçı geliyor evine. Hiç açası gelmiyor kapıyı, küf kokan evi, antreyi... Hiç görmek istemiyor, hiç duymak istemiyor neşeyle öten kuşları, turnaları. Bırakıveriyor kendini hastalıklı, beyaz duvarın köşesine. Kıvrılıyor, hiç bakmıyor dağılmış siluetine. Ve diyor "Allah'ım, sen hakim ol, o esmer kızı düşünen bu garip aklıma, fikrime"

Savaşçı yorgun. Şair ise yazıyor da yazıyor. Ama ikisi de sonunda ne olacak bilmiyor. Şairin düşünceleriyle savaşçının yorgun bedeni çarpışıyor; hepsi, ama hepsi o sevimli kız için. Savaşçı bıkıyor "elimde kırık gardım", şair haykırıyor "benimse kırık düşlerim, zavallı hayatım"

Ve bu iki erkeğin savaşı, oluyor yüzyılların en köklü destanı. Nesillerce konuşuyor, dünyanın bütün halkı. Diyor "o sevimli kızdı, yüce Soysuz'un Tek Zaafı"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buradan yorum yapabilirsin: